İnşallah, maşAllah, hatta ALLAH...Böyle bir şey var. Cümle içinde kullanalım:
* İnşAllah bu sene okulu bitiririm.
* Kızımız da pek hamaratmış, maşAllah.
* Tekrar sevmek mi, ALLAH korusun!
Şimdi, hepimizin gözümüze çarpmıştır da doğruya doğru, önemsememişizdir. Durum çok vahim aslında. Allah'ın "a"sını büyük harfle yazmazsa günaha gireceğini düşünen insanlar var. Adam ölünce cehenneme gidiyor, karşısında ona "Adımı küçük harfle yazmışsın, cehennemde yanacaksın. Nihaa!" diyen biri; bu mudur inandığı? Evet imlâ kuralları ilk harfi büyük yazmayı gerektiriyor, ama yukarıdaki örnekler bununla bir tutulamaz. Hangi imlâ, kelimenin ortasındaki harfi büyük yazmayı gerektirir? "inşAllah" ne kardeşim? Koskoca Allah'a tribün grubu muamelesi yapmanın alemi yok. Ya da bütün harfler büyük olunca O'nun büyüklüğüne mi vurguda bulunuluyor diyeceğim; e o zaman da font'u ∞ yapmak lazım gelmez mi? Kendi adını osman diye yazan adam, Allah'ın adını niye büyük yazar? Kendine saygısı olmayan adama, Allah'ın saygısı olur mu? Böyle cevapsız sorular mevcut kafamda; neden?
İki sene öncesine dönüyorum. Semih, bir yerlerde "Allahtan yemekte idim." yazıyor. O "-idim"in ayrı yazılmasındaki gereksiz ve saçma tavır bir yana, biri çıkıyor diyor ki, "Allahtan nedir bilader? Çok mu zor be kardeşim, oraya bir kesme imi koymak? Yemekte olmasan ne yapacaktın?" Semih'in cevabıyla bitirelim:
"Allah'tan ve Allahtan kelimelerinin farklı anlamlar taşıdığını düşündüğümden öyle yazdım.
Misal,
- Allah'tan başka tanrı yoktur...
- Allahtan kombinemi almışım, yoksa dımdızlak kalacaktım...
İkinci örnekte sizin dediğiniz gibi kesme işareti koyarsam eğer, abes ile iştigal olmaz mı?
Allah'tan kombine alınır mı? Dünyevi işler ile manevi işler birbirine karıştırılır mı?
Bu konuda fetvanız nedir sayın hocam?
Yemekte olmasam ne yapacaktım,
Allah'tan sabır dileyecektim o satırları okuduğum için.
Sevgiler."
Tabii Semih dost bunları bilimum imlâ hatasıyla yazmış o vakitlerde, düzeltmek bana düştü; allahtan sonradan geliştirdi kendini. Hey gidi...
5 yorum:
@scapula;
abi bu sorum çok saçma ya da teklifsiz görünebilir sana ama hem galatasaraylı atahan olarak hem diğer pek çok konudaki görüşlerin olarak, hiç tanımasam da, öyle yakın buluyorum ki seni merak etmeden duramıyorum. dini görüşünü sorabilir miyim?
Selamlar.
EyvAllah öncelikle.
Açık söyleyeyim, pek aram yok yukarıdakiyle. Gerçekten yukarıda biri var mıdır yok mudur konusu üzerine de çok kafa yormuyorum. Kendimce tahminlerim var elbet ama ne Kuran'ı elime alıp okudum bugüne kadar, ne de "tanrı yoktur"u kanıtlamaya çalışan bilimsel teorileri inceledim. Özetle, çok ilgimi çeken bir konu değil.
Kimsenin inancına ya da inançsızlığına saygısızlık yapmamaktır önemli olan bence. Üç sene önce, üç ay boyunca şeriat düzeninin gerekliliğine inanan bir adamla oda arkadaşlığı yaptım. Her sabah 5'te mi oluyor artık kaçta oluyorsa; onun namazına uyandım. Bir gün olsun ağzımı açıp tek kelime etmedim. "Of Abdullah, yine mi, bugün de kılmasan n'olur sanki" derdim tabii şakayla karışık, o da gülerdi. Çünkü aynı şekilde o da beni yadırgamazdı, gayet açık açık da konuşurduk her şeyi. İyi adamdı, saygılı adamdı; özledim de. Onu mutlu edeyim diye namaz bile kıldım iki defa, dedim madem uyanıyoruz... Öğretmişti kılmıştım da unuttum tabii şimdi.
Herneyse. "Nereden geldik?" sorusu, geride kalan 22 senede ana gündemim olmadı, önce içinde bulunduğumuz yerle ilgili yapmak gerekenler var. Hani çok merak etsem bile ne yapabilirim, hiç... Milyar tane insan hayatını bunun sırrını çözmeye adamış ve hâlâ tartışılıyorsa, ben de 50-60'tan sonra illa ki daha çok merak ederim tabii. O gün bir daha konuşalım. :)
çok saol cevap verdiğin için öncelikle,
sana uzak olduğum tek konu buymuş sanıyorum, bir müslüman olarak. bir yerde tahmin ediyordum da aslında, kendi dindaşlarıma laf sokmak gibi olmasın ama dünyada var olan müslümanların ya da herhangi bir din mensuplarının %99,999'undan çok daha samimi, temiz kalpli ve dürüst bir adamsın, her ne kadar bunu değerlendirmek haddime olmasa da. bizler, inanç sahipleri, senin gibi olabilsek bu dünya bu kadar rezil bir yer olmazdı zaten. en basitinden hiç görmedim mesela, herhangi bir müslümanın ateist ya da dine uzak birine senin onlara yaptığın şekilde empatiyle yaklaştığını. vardır mutlaka ama senin yaptığın gibi bunu çekinmeden ifade eder mi; kafasında hiçbir önyargı olmadan, etiketlemeye başvurmadan karşılıklı iletişime geçer mi, pek sanmıyorum. işin komik tarafı şu ki, sen kuranı okumadığını söyleyip tam da orada yazdığı şekilde kimseyi yargılamadan davranırken müslümanlar kendi kitaplarını kaale bile almayıp şu güzel ortamı bozuyorlar. neyse burada dinle ilgili olmadığını söyleyen birine bunları anlatıp kafasını yormamın da manasının olmadığı açık.
seninle ilgili naçizane eleştirilerime gelince; abi tamam zamanın yok futbolla ilgili blogunda yazamıyorsun, alisamiyen.net ve galatasaray.to'yu bırakalı çok oldu, e bir baktık ki yalnız futbol da kaldırılmış yayından, yani takımla ilgili güncel görüşlerini, hele şu kritik zamanda, alma gibi bir şansımız kalmadı resmen. hani uğur'u, eray'ı da çok severiz, görüşlerini zevkle takip eder, saygı duyarız da senin olayın bir başka yani; sendeki çocuk saflığındaki taraftarlık ruhuna pek sık rastlanmıyor kimsede, onun eksikliğini bu kadar çok yaşatmasan hoş olurdu yani :)
Ben teşekkür ederim.
Zamanla mı alakalı bilmiyorum. Evet biraz yoğun geçiyor bu dönem ama tek nedeni o mu yazmamamın bilmiyorum.
Rijkaard beni rahata alıştırdı. Kafa yormuyorum resmen. Teknik taktik adına çok az şey dönüyor kafamda. İşin garibi Rijkaard'ın yaptığı bazı şeyleri de onaylamıyorum ama herhalde vardır bir bildiği demeye de devam ediyorum... Ha onun dışında seçim zamanı yazacak çok şeyim vardı aslında ama ara verince böyle oluyor galiba, nereden başlayacağını bilmiyor insan.
Ama bir yerden başlayacağım elbet. Sonra da gerisi gelecektir.
Asıl konuya gelince... Ben, doğruluğuna inandığım birçok değerin zaten Müslümanlıkta yer aldığını biliyorum. Bir ahlak öğretisi gibi görüyorum dini, gerçek anlamda o dinin gerektirdiklerini yapan insanların ülkesi çok daha güzel olurdu. Ama anlam veremediğim başka şeyler var işte; eşitliğin yanında özgürlüğü de arıyorum çünkü. Bazı açılardan da bunu bulamıyorum. Ben bu konularda öyle çok bilgi sahibi değilim; bir gün oturur konuşuruz umarım...
Çok teşekkürler tekrar.
Detaylarını ve ibadet şekillerini bilmiyorum fakat Bahailik, dini daha bir ahlak öğretisi şeklinde görüyor galiba. Semavi dinlere ek olarak, Budizm, Hinduizm, vs. dinleri ve o dinlerin büyük insanlarını da peygamber olarak görüyorlar. Bir gün canım sıkılıp ufak bir araştırma yapmıştım, şans da bir süre sonra o dine mensup biriyle konuşmuştum. Şunu verip kaçıyorum; http://www.bahaitr.org/
Yorum Gönder